Ekonomi

Küçükev Lokantası Depremin Ardından Yeniden Doğuyor

Yöresel yemekleriyle Kahramanmaraş’ın lezzet mirasını yaşatan Küçükev Lokantası, 6 Şubat depremlerinin ardından büyük bir darbe aldı. Dört şubesinden üçü rezerv alanında kalarak yıkılan lokanta, şimdi yeni konseptiyle yeniden ayağa kalkıyor. Küçükev Lokantası işletmecisi Ali Çuhadar, bu zorlu süreci ve gelecek planlarını anlattı.

Küçükev Lokantasının ilk 1976 yılında dedeleri tarafından kurulduğunu ve babası Emrullah Çuhadar’dan bayrağı 3 kuşak olarak kendilerinin devraldıklarını dile getiren Ali Çuhadar, “Küçükev’iküçükev yapan istikrarlı lezzetidir. Bizler turizm elçisi olarak kentimizin yöresel yemekleri gelen misafirlerimizin hizmetine sunuyoruz. Kaliteden ödün vermeden gelen misafirlerimizin hizmet etmeye devam ediyoruz.” diye konuştu.

6 Şubat depremleri öncesinde 4 şubelerinin olduğunu, depremlerin ardından 3 şubelerinin rezerv alanında kalarak yıkıldığını ifade eden Çuhadar, “Şu an TekerekŞubesi hizmet veriyoruz. Maarif Mahallesi Turgut Özel Bulvarı üzerinde yeni bir işyeri açmak için çalışmalarımız devam ediyor. Yeni açacağımız lokantamızda paça, işkembe çorba ile çorba çeşitlerinin yanı sıra ocakbaşıolacak. Kahramanmaraş’ımızın dondurması, biberi meşhursa, paçası da meşhurdur. Bu paçasını Türkiye’ye duyurup nasıl dondurma şehri yapıp buraya yerli ve yabancı turistleri çekiyorsak paçamızla da turist gelmesini sağlamak istiyoruz. Yeni şubemizin dekorasyon ve dizaynı tamamıyla tarihe dayalı bir model çıkıyor. Maraş Kalesi’ni andıracak. İçeriye girdiğinizde cami kubbeleri tarzı çıkacak.” dedi.

Bizim bu şehre borcumuz var

Kahramanmaraşlının her zaman kendilerini desteklediğini, bu nedenle Kahramanmaraşlıya vefa borçlarının olduğunu dile getiren Çuhadar, “Yaptığımız paça ve yemeklerle bu şehre turist çekmek istiyorum. Bu benim boynumun borcu ve görevi zaten. 50-60 yıldır bu şehirde parayı kazanıyorsak bunu da yapmak görevimiz. Biz memleketimiz açısından, vizyon sahibi, bir müessese olarak bunu yapmak zorundayız.” şeklinde konuştu.

Maraş Paçasının faydaları saymakla bitmez

Maraş paçasının önemli bir gıda olduğunu ve içerisindeki faydaların saymakla bitmeyeceğini hatırlatan Çuhadar, “Kahramanmaraş paçasının öncelikle bütün esnaf kardeşlerimizle oturup konuştuğumuzda her zaman şunu söylüyoruz. Paçamızı güzel tanıtalım. Paçamızın güzel olmasındaki en önemli etken temizliktir. Yani kellenin bazı bölümlerinde bazı kısımlarında zehirlidir. Ama bunu sizin tabağınızın içine koysa siz bunu siyah et diye yersiniz. Mesela gırtlak bölümlerine, gırtlak bölümlerinde zehirli kısımları vardır. İnsanlar onu almıyor. Onu et gibi paça gibi satıyor. Buna dikkat etmek zorundayız. Esnaf kardeşlerimiz buna dikkat ederse paçamızı güzel tanıtmış oluruz. Dışarıdan gelen herhangi bir kente gelen bir kişi her hangi bir yerde paça içtiğinde ‘paça güzel değilmiş’ deyip gitmesi bizim için kayıp olarak kabul ediyoruz. Onun için paçanın en büyük kuralı temizlik temizliktemizlik iyi yıkanması kadar bütün her şeyini, hortumlarla temizlenmesi bunun birinci kurallarındandır. İkincisi herhangi biriyle bir marinasyon bir işlem yoktur. Çünkü temiz olduğu sürece zaten kelle suyunuz da temiz çıkacaktır. Bugün bir kazanımızın içinde ortalama 200 tane kelle kaynadığında suyun özü daha başka çıkacaktır. 10 tane kelle koyarsanız su önsüz çıkacaktır. Maraş paçasında kelleden yapılır. Kuzu kellesi dediğimiz. Şimdi çoğu Maraş’ta büyükbaşa döndü. Şimdi insanlar geldiğinde siyah et tercih ettikleri için. Paçanın en şifalı yerleri ne diye sorarsanız bence birinci sıraya bakanat dediğimiz ayak paça gelir. Yani kolajenin kemiklere, beyine, B 12 vitamine bütün hepsine ne kadar faydalı olduğunu belki Canan Karatay’da da söylemişti. Doktorlar, bilim adamları bilene kolojene karşı ayrı bir hassasiyeti vardır.” ifadeleri kullandı.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu