İSKUR, Yüzde 100 Yerli Hammadde ile İhracata Odaklandı
Türk tekstil sektörünün öncülerinden İSKUR Denim Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Kurtul, %100 yerli hammaddelerle yüksek katma değerli ürünler oluşturarak ihracatı artırmaya odaklandıklarını bildirdi.
2016 yılında kurulan, son teknoloji üretim tekniklerini kullanan ve yıllık 18 milyon metrenin üzerinde üretim kapasitesi ile sektörde önde gelen firmalar arasında bulunan İSKUR, esnek üretim süreciyle birlikte; güçlü tedarikçi ağı ve kuvvetli pazar iletişimiyle zengin olan ürün gamını günden güne geliştirmeye devam ediyor.
İSKUR Denim Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Kurtul, yaratıcı koleksiyonları bünyesinde barındırarak, 7 onz’dan 15 onz’a kadar, denim gömleklik ve denim pantolon kumaşlarının çevreye duyarlı tekniklerle üretildiğini belirterek, “İSKUR Denim İşletmesi’nin nihai amaçları arasında, klasik denim kumaşının yanı sıra ARGE merkezimizin desteğiyle patentli ve yenilikçi ürünlerin ortaya çıktığı, piyasanın değişken taleplerine cevap veren, inovatif ürünler oluşturmak yer almaktadır” dedi.
Son teknoloji üretim tekniklerini kullanan ve yıllık 18 milyon metrenin üzerinde üretim kapasitesi ile ülke ekonomisine değer katan firmanın Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Kurtul, üretim anlayışında ekolojik dengeleri korumak, çevre dostu ürün ve prosesler kullanmanın esas olduğunu, son dönemlerde organik ürünlerin yanında geri dönüşümlü ürünleri de koleksiyonlarına dahil ettiklerini bildirdi.
2022 yılı ciro hedeflerinin 1 milyar TL olduğunu belirten Kurtul, şunları kaydetti:
“2021 yılında çağımızın gerektirdiği bütün teknolojik donanıma sahip ar-ge merkezi faaliyete alındı, karbon ayak izimizi düşürmek adına çatı panellerimiz faaliyete alınarak tükettiğimiz enerjiyi üretir hale geldik. 2022 yılı içinde ise proseslerimizde kullandığımız buharı bio kütle atıklardan elde edeceğimiz BES santrali devreye alındı. Ayrıca ilave dokuma yatırımı için üretim kampüsümüzde inşaatımıza başladık. Orta vadeli planlarımız arasında ise 2. hat üretim projesiyle üretim kapasitesini iki katına arttırmak vardır.
Tüm dünyayı etkisi altına alan pandeminin olumsuz etkisiyle üretim kapasitemizde %30’lara varan düşüşler yaşanmıştı. Ancak 2022 yılı itibariyle pandeminin olumsuz etkilerinden kurtularak tam kapasite üretime geçildi, ötelediğimiz proje ve yatırımları hayata geçirmek için kolları sıvadık.
2021 yılında tüm olumsuz piyasa koşullarına rağmen, Ar-Ge merkezini hayata geçirip Ür-Ge faaliyetlerini hızlandırarak, konstrüksiyon, renk, süreç geliştirme. gibi müşteri memnuniyetini ön plana çıkaracak çalışmalar yapılıp numune üretimlerinin piyasaya tanıtımları gerçekleştirildi. Bu tanıtımlar yapılırken dijital platformlardan faydalanıldı. Global ölçekteki önemli alıcılar ile satıcıları buluşturulan önemli bir aplikasyon aracılığıyla İskur Denim, ürünlerinin online incelenebileceği, numune talep edilebileceği ve kontak kurulabileceği bir sanal showroomda yer aldı.”
PAMUK FİYATINDAKİ DALGALMALAR
Hammadde sıkıntısına yönelik değerlendirmelerde bulunan İsmail Kurtul, “Pamuk fiyatlarındaki dalgalanmalar, boyar hammadde yetersizliğinden kaynaklı fiyat artışlarının yaşanması, enerji maliyetlerinin artması genel olarak maliyetlerin yükselmesine neden olan ana kalemler olarak belirtilebilir. Buna rağmen doğru satış stratejisi uygulayarak zaman zaman yaşanan zorlukların üstesinden gelmeyi başarıyoruz” dedi.
İsmail Kurtul, tüm sektörlerde olduğu gibi tekstil sektöründe de tüm dünyayı etkisi altına alan enflasyonist durumun durgunlukta önemli etken olduğunu belirterek, “Finansal açıdan bu durumu göz önünde bulundurarak aylar öncesinden gerekli önlemleri almıştık. Kaliteden ödün vermeden, çevreci, sürdürülebilir ürünler üreterek, istihdam sağlamaya, ihracata ve dinamik gelişen pazar koşullarına uyum sağlayarak var gücümüzle yolumuza devam ediyoruz” diye konuştu.
Söz konusu gelişmelerin sektöre, ihracata ve iç pazara ve şirketlerine etkilerini dre değerlendiren İsmail Kurtul, şu bilgileri verdi;
“İSKUR Denim İşletmeleri, Ar-Ge çalışmalarıyla, inovatif ürünleriyle, ekolojik ve çevre dostu üretim anlayışıyla sürdürülebilir, yenilikçi, piyasa şartlarına uyum sağlayan bir vizyonla ilerlediği için, dinamik olarak gelişen olaylara her zaman hazırlıklı olan bir firma. Çalışma arkadaşlarımızla değişimlere ve yeni fikirlere açık bir firmayız. Tüm bu durumlar göz önünde bulundurulduğunda yaşanan olumsuz gelişmelerden etkilenme durumunu olabildiğince minimize etmeye çalışıyoruz.
Pazarlama stratejisi olarak; her geçen yıl ihracat satış miktarını arttırmayı hedefliyoruz. Satış süreçlerinin tamamında finansal türev işlemleriyle kendimizi korunaklı alanda bırakmaya çalışıyoruz. Kur artışı kaynaklı ana hammaddelerimizin fiyatlarında artış elbette yaşanıyor. Fiyat istikrarsızlığına karşı gerekli bütçe çalışmalarını gerçekleştirip, doğru satış planlaması yaparak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”
İsmail Kurtul, iç pazar ve ihracatı değerlendirirken, bir önceki yıla göre yüzde 20’lik artış sağladıklarını belirterek, şöyle konuştu:
“Toplam üretimin %50’sini ihraç ediyoruz. Bir önceki yıla oranla satışlarda %20’lik artış gözlendi. İlerleyen dönemlerde ihracat satış oranımızı %80 seviyelerine getirmeyi hedefliyoruz. Avrupa, Kuzey ve Orta Amerika, Kuzey Afrika ve Uzak Doğu ülkeleri gibi dünyanın birçok bölgelerine ürünlerimizin ihracatını yapıyoruz. Müşteri portföylerimiz arasında; Tommy Hilfiger, Jack&Jones, Zara, Massimo Dutti, Lui Jo, Pinko, Twinset, H&M, Asos, Mavi, LC Waikiki, gibi sektöre öncülük eden markalar yer alıyor. İhracatta yeni hedeflerimiz arasında %100 yerli hammaddelerle yüksek katma değerli ürünler oluşturarak ihracat satışlarımızı yükseltmek yer alıyor. Firmamızın İhracatın cirodaki payı %50 olarak gerçekleşmektedir. Hedefimiz bu oranı %80 düzeylerine çıkarmaktır.”
İsmail Kurtul, kapasiteyi artırmaya yönelik yatırım planları konusunda da bilgi verirken, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Son yıllarda gerçekleştirdiğimiz süreç iyileştirme yatırımlarla terbiye işletmemizi 1,6 milyon metre kapasiteye ulaştırma hedefini bu yıl itibariyle tamamladık. Orta vade de 2. hat projesini devreye alarak üretim kapasitesini daha da arttırmayı hedefliyoruz.
İskur Denim Ar-Ge Merkezi, 2021 yılının Temmuz ayında T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-Ge Merkezi olarak tescillenmiştir ve böylece İskur Group bünyesinde tescil alan 2. Ar-Ge Merkezi olmuştur. Ar-Ge faaliyetlerine yaptığı yatırımlarla, bir yandan teknoloji ve pazar liderliğini hedefleyen İskur Denim Ar-Ge Merkezi, diğer yandan nitelikli iş gücünün gelişimine odaklanmaktadır. Yenilikçi hammadde çalışmaları, ürün tasarımı ve proses geliştirme konularının yanı sıra tamamıyla organik, doğal ve geri dönüştürülebilir malzemeler ile minimum düzeyde atık oluşturan prosesleri kullanarak sürdürülebilir ve çevreci üretim konusunda çalışmalar devam etmektedir.
Yeni yatırım ve proje çalışmaları her zaman devam ediyor, pandemi nedeniyle askıya alınan projeler arasında ilave dokuma yatırımı projesi vardı. İlgili fizibilite çalışmalarını tamamladık ve inşaata başladık.”
İsmail Kurtul, sektörün gelişimini de değerlendirirken, “ Her geçen yıl hızla büyümeye devam eden denim sektörünün önemli aktörlerinden biri de ülkemiz. Türkiye, Dünya’nın en büyük 4. denim kumaş ihracatçısı konumundadır. Ülkemizde yaklaşık olarak yılda 750 milyon metre denim kumaş üretilmektedir. İskur Denim 18 milyon metre/yıl kapasiteyle ülke üretimine %2,4 lük bir katkı sağlamaktadır. Kapasite artırma projelerimizi tamamlandığımızda bu oran yaklaşık olarak %4,5 seviyelerine ulaşacaktır” bilgisini verdi.
Türkiye’nin jeopolitik konumunda dolayı Avrupa pazarına en yakın denim kumaş üreticisi olduğuna dikkati çekerek, “ Bu avantaj ülkemizdeki denim sektörünün her zaman canlı kalmasını sağlayacaktır. Ülkemiz global piyasada çevre dostu üretim süreci, geri dönüşebilen ürünler, yüksek teknolojili makine parkuru, tecrübeli ve eğitimli teknik kadroya sahip olması ile önemli bir avantaj sağlamaktadır. Denim kumaş üretimi yapan diğer ülkelere göre bazı kalemlerde maliyetler yüksek olsa bile katma değerli ve müşteri taleplerini birebir karşılayan, yenilikçi ürünlerle avantaj sağlamaktayız” diye konuştu:
İsmail Kurtul, sertifikalı hammaddeler kullanarak %100 organik ürünler, recycle ürünler, susuz üretim tekniği ile üretilen ürünler, sustainable ürünler intrend ürünler olarak öne çıktığını belirterek, “Daha rahat giyim imkanı sağlayan, konforu geliştirilmiş, open end kumaş görünümlü denim kumaşlardan yapılan ürünler de popüler olmaya başladı. Koleksiyonlarımızı sürekli güncelleyerek çevreci üretim yapmak hedefiyle değişen trendlere cevap veriyoruz” dedi.
Sektörün yaşadığı sorunlara da değinen İsmail Kurtul, sözlerini şöyle tamamladı;
“Ana hammaddelerimiz pamuk ve boyar madde fiyatlarında gerçekleşen dalgalanmalar sektörün yaşadığı en büyük sıkıntılardan biri. Hammadde tedariğinde yaşanan zorluklar, kalitede problemleri, fiyatların değişkenliği gibi majör sorunlar göz önünde bulundurulduğunda, tarım politikalarında üreticilere verilen desteğin arttırılmasıyla daha iyiye talip olacağız.
Sektörün rekabet koşullarının geliştirilmesi amacıyla; destekleme ve denetleme faaliyetlerini arttırarak gerçekçi fiyatlar ile rekabetçi ortamın oluşturulabileceğini düşünüyoruz.
Biz İskur Group ailesi olarak üretimlerimizi “sıfır atık” parolasıyla gerçekleştiriyoruz. İskur Denim’de de aynı şiarla hareket ediyoruz, denim kumaş üretiminin bütün aşamalarında yenilenebilir enerji kullanıyoruz. İndigo boyamada kullanılan su miktarını yüzde 90’a varan oranda azalttık, bu sayede aynı standartlara sahip bir tesise göre 144.000 ton daha az su tüketiyoruz. Karbon ayak izimizi eksili hanelere düşürerek sürdürülebilir üretime devam ediyoruz. Bu anlayışın bir uzantısı olarak; İlave enerji yatırımlarımız sayesinde ise yenilenebilir enerji üretiyoruz. Çevresel sürdürülebilirliğe önem vererek her geçen gün gelişmeyi hedefliyoruz.”
