Ekonomi

Prof. Dr. Mehmet Sütyemez, ceviz gen havuzuna yapılan konut inşaatına isyan etti: “Geri kalan alanı kurtarmak için gerekirse üzerime benzin döker yakarım”

Kahramanmaraş’ta depremin ardından konut inşası için ceviz gen havuzunun da yer aldığı alanların imara açılmasına yönelik tepkiler dinmiyor.

Patronlar Dünyası’na konuşan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Mehmet Sütyemez, ceviz gen havuzunun konut inşa çalışmalarından dolayı yarısından fazlasının yok olduğunu belirterek, “Geri kalanını kurtarmak için gerekirse benzin döker kendimi yakarım” dedi.

Ceviz ve badem ıslahında çok önemli bir yeri olan Kahramanmaraş ayrıca, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sert Kabuklu Meyveler Uygulama ve Araştırma Merkezi (SEKAMER) ıslah çalışmaları ile de dünyada bilinen merkezlerden biri olma özelliği taşıyor.

Bölgenin dünyadaki 3 ceviz gen havuzundan birisinin yer aldığı alanının bir bölümüne ise deprem konutları yapılıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, deprem felaketinin boyutlarına dikkat çekerek yeni yapılaşmanın ovalardan dağlara doğru olacağını söyledi.

Buna rağmen deprem sonrası yapılacak konutlar için, hem bir tarım arazisi, hem de dünyaca öneme sahip ceviz gen havuzu imar için seçildi.

SEKAMER’in ceviz, badem, zeytin ve Antep fıstığı araştırma ve ıslah çalışmalarını yaptığı, öğrenci ve çiftçi uygulama alanı olarak kullanılan, Dulkadiroğlu ilçesi Ağyar mevkiinde (Akyar Mahallesi) bulunan 400 dönüm arazinin 135 dönümü Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından konut alanı olarak belirlendi.

Konut yapma çalışmalarının başlatıldığı bölge, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nin 6 Mart 2023 tarihinde yaptığı açıklama ile duyuruldu.

Patronlar Dünyası, deprem sonrası ceviz gen havuzunun imara açılmasının gelecekte ne gibi sorunlara yol açabileceği sorusunu ve bölgedeki son durumu, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Mehmet Sütyemez’e sordu.

Arazide çoktan çalışmaların başladığını ve arazideki gen havuzunun yarısının çalışmadan dolayı yok olduğunun altını çizen Prof. Dr. Mehmet Sütyemez, “ Geri kalan kısmı kurtarmak için gerekirse benzin döker kendimi yakarım” dedi.

ÜSTÜN GENLERİ TESPİT EDİP ARINDIRMAK 30 YILI ALDI

Prof. Dr. Sütyemez, bitkiler ve canlıların çok fazla sayıda gen taşımalarından ötürü hangi genin hangi bitkide ne ölçüde nerede olduğunu bulmanın epey zor bir iş olduğunu söylerken, “Biz bunları 30 yılda arındırdık, neyin hangisinde olduğunu 30 senede elde ettik, bunlar üstün özellikli ağaçlar. Çalışmalarımızda kullanmak için son derece önemli.”

30 senede elde edilen Dünya ve Türkiye için öneme sahip olan arazinin 135 dönümündeki ağaçların şimdiden söküldüğünü ve geri kalanına dokunulması halinde “Benzin döker kendimi yakarım,” diyen Mehmet Sütyemez, duyarlı insanlar sayesinde geri kalan yarısındaki çalışmaların yalvar yakar durdurulduğunu ifade etti.

“30 yıllık binlerce bitki var ve taşınması geri elde edilmesi mümkün değil.  Sıradan bitkiler değil bunlar, arındırılmış özellikleri olan genetik özellikler taşıyan bitkiler. Her yerde ceviz ağacı vardır ama bunlar onlara benzemez.”

YAŞLARINDAN DOLAYI TAŞINMALARI MÜMKÜN DEĞİL

“Yaşlarından dolayı taşınmaları mümkün değil. Üç yaşını aşmış bitkilerin taşınması riskli bir durum. Bu bitkilerin kökleri oturmuştur. Taşınırlarsa kururlar. Çalışmaların başladığı alanda 2 ila 6 yaş arası ağaçlar söküldü. Bizim için çok önemliydi. Başka yere taşıyarak genç olanları kurtarmaya çalıştık, kurtarabildik mi zaman gösterecek.”

YILLARDIR KORUMUŞTUK BİR KEPÇEYLE YOK OLDULAR

Dikkatli bir şekilde söktüklerini ama yine de sökülen ağaçları dikecek yerlerinin de olmadığını söyleyen Sütyemez, “Ortam da lazım, toprak şartları, alt yapı, sulama da lazım. Yıllardır korumuştuk bir kepçeyle yok oldular.” Diyerek üzüntüsünü dile getirdi.

“Kamuoyunun bilmesini isterim ki, asla ve asla depremzedeler için konut yapımına karşı değilim, en uygun alana en kısa zamanda, en iyisi yapılmalı. Ancak bu konutlar bilimsel uygulama alanlarına yapılmamalı, daha sağlam ve uygun alanlara yapılmalıdır. Biz bilime ve bilimsel çalışmalara sahip olduğumuz kadar güçlü oluruz.”

Arazide gen kaynağı olarak çeşitli özellikler taşıyan bitkiler yeri geldiği zaman bir eczane gibi diğer bitkilere yarar sağlıyor. Hastalıklara dayanıklılık, verimlilik, kaliteli, iri , beyaz gibi binlerce gene sahip olan bitkiler ileride kullanılmak istendiğinde raflarda duran hammaddeler gibi kurtarıcı olarak ifade ediliyor.

patronlardunyasi.com

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu