Şule Kirişçi yazdı; “Türkiye – Katar Arasında Ticarette Yeni Dönem”

1 Ağustos 2025, Türkiye ve Katar ilişkileri açısından yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Türkiye-Katar Ticaret ve Ekonomik Ortaklık Anlaşması (TEOA) yürürlüğe girdi. Bu anlaşma iki ülke arasındaki ticaret hacmini artırma hedefinin yanı sıra bölgesel ekonomik entegrasyonu güçlendirme vizyonu açısından da önemli bir eşik.
Ticaret Bakanlığı’nın ifadesiyle bu anlaşma, Türkiye için yalnızca Katar pazarına değil, aynı zamanda tüm Körfez’e açılan stratejik bir kapı. Ürün satmaktan çok daha fazlasını kapsayan bu anlaşma; yatırım ortamının güçlendirilmesinden, dijital ticaretin kurumsal altyapısına kadar birçok alanı yeniden şekillendirecek potansiyele sahip.
Anlaşmanın en dikkat çeken yönü, birçok ürün kaleminde gümrük vergilerinin karşılıklı olarak kaldırılması… Katar’dan Türkiye’ye sıfır gümrükle girecek mallar arasında petrol türevleri, LED ürünleri, cam, plastik ve kimyasallar yer alıyor. Türk sanayi ve tarım ürünleri de aynı şekilde Katar’da rekabet avantajı elde edecek. Özellikle otomotiv, beyaz eşya, tekstil, temizlik ürünleri ve mücevherat gibi sektörlerde ciddi bir hareketlenme bekleniyor.
Tarım cephesinde ise yumurta, süt ve süt ürünleri, deniz mahsulleri, yaş sebze-meyve, kuruyemiş, nebati yağlar gibi kalemlerde Türk ihracatı noktasında Katar pazarı artık daha erişilebilir hale geldi.
2024’te 1,1 milyar dolar olan ikili ticaret hacminin, bu anlaşmayla orta vadede 5 milyar dolara çıkarılması hedefleniyor. Bu hedefin, yalnızca rakamsal bir büyüme değil, iki ülke arasında daha derin ekonomik ve siyasi güven ilişkisine dayalı yeni bir iş birliği modeli olduğunun altını çizmek gerekir. Ticaretin ötesinde, ortak yatırım projeleri, hizmet sektöründe açılımlar ve dijital alanda kurumsal düzenlemeler bu hedefi destekleyen unsurlar olacak.
TEOA, sadece mal ticaretini değil, hizmet ticaretini de merkezine alan kapsamlı bir anlaşma. Türk firmaları artık Katar’da hukuk, eğitim, mimarlık, muhasebe, reklamcılık, turizm gibi alanlarda daha aktif olacak. Katar gibi yüksek gelirli bir pazarda, genç ve dinamik hizmet ihracatçılarımız için bu çok ciddi bir fırsat anlamına geliyor.
Öte yandan e-ticaret ve dijital ekonomi alanında da önemli adımlar atıldı. Çevrimiçi tüketici hakları, veri güvenliği, istenmeyen elektronik mesajlara karşı önlemler ve kağıtsız ticaretin teşvik edilmesi dijital ticaretin altyapısını güçlendiriyor. Artık dijital ihracat yapmak isteyen girişimciler için TEOA, gerçek anlamda yeni bir yol haritası sunuyor.
Anlaşmanın yatırım boyutu, belki de en uzun vadeli etkiler yaratacak başlıklardan biri. TEOA ile birlikte Türk ve Katarlı yatırımcılar, karşılıklı olarak daha güvenli ve şeffaf bir hukuk zemini üzerinde yatırım yapabilecek. Bu, sadece ticari projeleri değil, aynı zamanda altyapı, enerji, sanayi ve teknoloji tabanlı stratejik yatırımları da kapsıyor. Özellikle Katar’ın finansal gücü ve Türkiye’nin üretim kapasitesi bir araya geldiğinde ortaya çıkacak sinerji, bölge genelinde etkili olabilir.
Türkiye ile Katar arasında imzalanan TEOA, bir serbest ticaret anlaşmasından çok daha fazlası; çok katmanlı, stratejik bir ortaklık zeminidir. Bu anlaşma sayesinde Türkiye yalnızca ihracatçı kimliğini değil, yatırımcı, hizmet sağlayıcı ve dijital ekonomi oyuncusu kimliğini de Körfez’de daha güçlü bir şekilde temsil etme imkânı bulacak.
Şimdi sıra, bu tarihi fırsatı somut kazançlara çevirmekte…